Değerli Konuklar ve Değerli Basın Mensupları,

Sizi, şahsım ve TÜSİAD Yönetim Kurulu adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Sanayide Dijital Dönüşüm Hızlandırıcı Programı, bir diğer adıyla TÜSİAD SD² Programı’nın Başarı Hikâyeleri Sunum törenine hoşgeldiniz. Bu değerli etkinliğimizde sizlerle bir arada bulunmaktan memnuniyet duyuyorum.

Değerli Konuklar,

TÜSİAD, üyeleriyle ve çalışanlarıyla çok büyük bir aile. Bu büyük ailenin ilk günden beri ülkemizin geleceği için büyük hayalleri var. Bilirsiniz hayat, hayallerinize göre büyür veya küçülür. Ve hepimiz hayallerimiz kadarız. TÜSİAD SD² Programı, bu hayallerle ciddi bir çaba ile üretilen en yeni projelerimizdendir.

Biz inanıyoruz ki işin özünde heyecan varsa başarı olur, umut olur, bu da bir sonraki adım için cesaret olur. Hazırlıklarıyla birlikte yaklaşık bir seneyi bulan bu güzel heyecanın ilk dönemini bugün bu sunum törenimiz ile noktalayacağız. Ve umuyorum ki gelecek dönemlerde yeni başarılar ve yeni heyecanlarla yolculuğumuza cesaretle devam edeceğiz.

Değerli Konuklar,

TÜSİAD olarak 40 yılı aşkın bir süredir çağdaş, demokratik, gelişmiş bir Türkiye ideali ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Emin olun “daha iyi olmaya çalışmayan, iyi olarak da kalamaz.” Mükemmele ulaşma hedefimiz ile biz hep daha iyisi için çalıştık ve çalışmaya devam ediyoruz. Çünkü Türkiye’nin potansiyeline inanıyoruz.

Amacımız güçlü ekonomi, artan rekabet gücü, katma değeri yüksek üretim! İşte bu ideali gerçekleştirmek için yola “Sanayi 4.0” diyerek çıktık. Ve biliyoruz ki küresel rekabette dimdik ayakta durabilmek için ekonomimizin omurgası Sanayi 4.0’dır.

Hayal ile gerçek arasındaki fark eylemdir. Dijital çağı yakalayan bir Türkiye hayalimiz için harekete geçtik ve 2015 yılından bu yana çok önemli yollar kat ettik. Bugüne kadar Sanayide Dijital Dönüşüm için yaptığımız tüm çalışmalar kayda değer etkiler yarattı. TÜSİAD SD² Programında bu çabalarımızın meyvesini somut örneklerle görüyoruz. Bu da bize mutluluğun yanında ayrıca gurur veriyor.

Değerli Konuklar,

“Yaşamış olmak yeterli değildir. Bir şeyler için yaşamaya kararlı olmalıyız.” Biz, Türkiye’nin güçlü geleceği için yaşamaya kararlıyız. Yarının Türkiyesi’nin daha güçlü ve rekabetçi olması için yüksek teknolojinin ülkemizde üretilmesinin kritik önemde olduğuna inanıyoruz. Bunun sağlanması için şu iki hususta kendimizi geliştirmemiz gerekiyor:

• Ülkemizde teknoloji kullanıcıları ile KOBİ ölçeğindeki teknoloji tedarikçileri arasındaki kopukluğun giderilmesi,
• Ve ülkemizde üretilen iyi örneklerin, kullanım senaryolarının paylaşımı.

“Bugün attığımız her adım, yarınki yaşamımızdır.” Eksikliklerimizi gördüğümüz alanlarda çözümü geciktirirsek, sorunlar sürekli artar. Bu her iki konuya TÜSİAD SD² Programı’nda uyguladığımız modelin etkili bir şekilde çözüm üretebildiğini görmek, son derece memnuniyet verici.

Buradan hareketle, ilerleyen dönemde Programın ülkemizdeki inovasyon ekosistemini güçlendirmeye ciddi katkılar sağlamaya devam edeceğine inanıyoruz. Bugün dinleyeceğimiz çözümler de dönüşüm üzerinde çalışan tüm paydaşlar için ilham verici örnekler olacak.

Değerli Konuklar,

Ülke olarak zorlu bir dönemden geçiyoruz. Her sohbetin konusu dönüp dolaşıp şu soruya geliyor: “Ne olacak bu memleketin hali?” Aslında sorunun yanıtı şüphesiz zor değil!

Eğer gereken aksiyonları alırsak, emin olun çok iyi olacak bu memleketin hali.

Malum; Türkiye birinci, ikinci, üçüncü sanayi devrimlerini maalesef kaçırdı. Dördüncü sanayi devriminde de henüz yolun başında ve rakiplerimizin gerisindeyiz. Önceki sanayi devrimlerini yakalayan ülkeler iç kulvardan koşarken, Türkiye uzun yıllar boyunca maalesef dış kulvardan koşmak zorunda kaldı. Şimdi ise müthiş bir fırsatımız var. Dördüncü Sanayi Devrimi’ni yakalayarak dış kulvardan gelip yarışı kazanabiliriz. Biz inanıyoruz ki Türkiye’ye artık kısa vadeli koşuların değil, uzun vadeli yarışların kazananı olmak yakışır!

Değerli Konuklar,

Bu değerli Program’da pek çok kişinin emeği var. İzninizle huzurunuzda bu isimlere teşekkür etmek isterim.

Öncelikle TÜSİAD Sanayi Politikaları Yuvarlak Masa Lideri Sevgili Bahadır Balkır’a, SD² Görev Gücü Başkanı Sevgili Perihan İnci’ye, Görev Gücü’nün her biri çok kıymetli üyelerine ve Sevgili Nurşen Numanoğlu’na ve liderliğinde TÜSİAD ekibine özverili katkıları için içten teşekkürlerimi sunuyorum.

Ayrıca hayalimize ortak olan TÜSİAD üyesi şirketlere ve programımıza ilgi gösterip başvuran, ülkemizde teknoloji üreten çok kıymetli teknoloji tedarikçisi şirketlerimize bizimle birlikte bu yolda yürüdükleri için teşekkür ediyorum.

Değerli Konuklar,

Mevlana der ki “Ayakta duracak halin yokken, hayatta duracak nedenlerin varsa, korkma düşmezsin.” Bizim ayakta duracak nedenimiz çok net: Demokrasi, hukukun üstünlüğü, özgürlükler ve insan hakları yolunda ilerleyerek Cumhuriyet değerleri ışığında Türkiye’yi aydınlık bir geleceğe taşımak!

Türkiye’nin güçlü, mutlu, müreffeh bir ülke olması için bu yolda hep birlikte yürümek temennisiyle hepinizi bir kez daha TÜSİAD Yönetim Kurulu adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum