Değerli Konuklar, Değerli Basın Mensupları, Dünyanın Dört Bir Yanından Gelen Sevgili Öğrenciler, Gençler,
Sizi, şahsım ve TÜSİAD Yönetim Kurulu adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Bu değerli organizasyonda sizinle bir arada olmaktan memnuniyet duyuyorum.
Değerli Dostlar,
“27’nci Dr. İbrahim Arıkan MEF Eğitim Kurumları Araştırma Projeleri Yarışması” ülkemizde eğitim ve girişimciliği harmanlayan köklü bir platform haline geldi. Ömrünü eğitimeadamış merhum Dr. İbrahim Arıkan’ın ismi, bu köklü platformda sonsuza dek yaşayacak. Bu vesileyle kendisini bir kez daha saygı ve rahmetle anıyorum.
Dünyada değişimin odağında insan, insanın odağındaysa eğitim var. Dünyanın çeşitli ülkelerinden gençlerle ülkemiz gençlerinin bilim ve araştırma eksenli bir proje yarışmasında kaynaşması, bilgi ve heyecanlarını paylaşması ve bu geleneğin 30’uncu yılına yaklaşması kıvanç duyulacak bir başarıdır.
Değerli Dostlar,
Eğitim, TÜSİAD’ın kuruluşundan bu yana derneğimizin en çok önem verdiği konuların başında geliyor. Ülkemizin küresel rekabet gücünü artırmaya odaklı bir iş dünyası kuruluşu olarak eğitimi ülkemizin kalkınmışlık seviyesinin ölçütü görüyoruz.
Halihazırda işgücümüzün ortalama eğitim düzeyi 8 yıldır. Bu veri, ülkemizi tek bir öğrenci olarak düşündüğümüzde, rakiplerimiz üniversiteye giderken bizim ortaokul mezunu olduğumuz anlamına geliyor. Bu tablo, yarın değil, bugün değişmesi gereken bir tablodur. Bununiçin atmamız gereken en temel adım, gençlerimizi 21. yüzyıl becerileriyle donatmak için analitik, özgür ve yaratıcı düşünme başta olmak üzere bilgi çağının gerektirdiği becerileri önceliklendiren, kapsamlı bir eğitim reformunu hayata geçirmektir.
Okul öncesinden mesleki eğitime, genel liselerden üniversitelere kadar eğitim sisteminde yenilikçilik, yaratıcılık, eleştirel düşünme, problem çözme, yabancı dil ve dijital okuryazarlık becerilerinin gençlere kazandırılması şarttır.
Bu anlayışla dünyada son yıllarda yeni bir eğitim yaklaşımı ortaya çıkmıştır. “Fen, teknoloji, mühendislik, matematik” disiplinlerinin birbiriyle bağlantılı şekilde ele alındığı bu yaklaşım, “sanat”ın da bu disiplinlere dahil edilmesiyle, “STEM+A”olarak adlandırılmıştır. Bu yaklaşımın eğitimin her aşamasında hayata geçirilmesini çok önemli görüyoruz.
Değerli Konuklar,
TÜSİAD olarak toplumsal dönüşüme yönelik politika alanlarının en önemlisi olan eğitim alanındaki çalışmalarımıza işte bu nedenle hız verdik.
STEM+A yaklaşımı, dijital dönüşüm ve Sanayi 4.0 sürecinde, eğitimde ve dolayısıyla küresel rekabet gücünde anahtar bir kavram olarak öne çıkıyor. Bu konuda farkındalığı artırmak için çeşitli çalışmalar gerçekleştiriyoruz.
Yakın bir zamanda, 21. yüzyılda ihtiyaç duyulan yeteneklerin başında gelen “analitik düşünme becerileri” üzerine, Eğitim Reform Girişimi ile öğretmenlerin sınıf içi uygulamalarına katkı sağlayacak bir proje hayata geçireceğiz.
Bu noktada yarışmaya katılan gençlerimize seslenmek istiyorum.
Sevgili Gençler,
Sizler, tasarladığınız projelerle, kendi geleceğinizi kendiniz belirlemek için en önemli adımlardan birini attınız.
Emin olun, katıldığınız etkinliğin adı bir yarışma olsa da burada kazanan hepinizsiniz.
Sizlere bazı tavsiyelerim olacak:
- Eğitimin ve öğrenmenin ömür boyu devam ettiğini hiç unutmayın.
- Uzmanlaşmak istediğiniz alanları iyi seçin.
- Asla size hazır olarak sunulanla yetinmeyin. Dünyayı, farklı ülkeleri, farklı kültürleri tanımaya çalışın.
- Bu deneyiminiz ve girişimci ruhunuz, yaşamınız boyunca en büyük gücünüz olacak.
- Daima hayal kurun, sorgulayın, planlayın ve harekete geçin. Hayata nasıl bakarsanız o da size öyle cevap verir. Hiçbirşeyden korkmayın.
- Çok çalışın, şimdiden hedefleriniz olsun. Daima daha iyi yerlere, daha yükseklere hedef koyun.
Ve karşılaşacağınız her zorlukta “mutlaka başaracağım!” duygusu hep sizlerle birlikte olsun!
Değerli Konuklar,
Bir ülkenin gücü ve büyüklüğü, nüfusun çokluğuyla değil, eğitimli kişilerin sayısıyla ölçülür. Bizi hayal ettiğimiz yarınlara, özgür düşünceli, özgür vicdanlı, özgür davranışlı kuşaklar taşıyacak.
Atatürk’ün dediği gibi; “Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.”
Hepinizi bir kez daha TÜSİAD Yönetim Kurulu adına saygıyla selamlıyorum. Sevgiyle kalın